Tokat’tın Almus ilçesinde bulunan Almus barajında üretilen somon balıkları başta Rusya ve Japonya olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor.

Yaklaşık 30 balık çiftliği bulunan Almus Baraj Gölü, bölgedeki tarım arazilerini sulama, elektrik üretimi ve turizm gibi çok geniş bir alana sahip. Bölgenin en dikkat çekici özelliği ise somon ve alabalık üretimi. Çoğu çiftlikte 350-600 gram arası balıklar üretilirken, bu balıklarda denizde bulunan çiftliklere gönderilerek 2-3 kilogram ağırlığa ulaştırılıyor. Üretilen bu somonlar, Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın milli sporcu ile güldüren diyalogu Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın milli sporcu ile güldüren diyalogu

Su ürünleri mühendisi Selçuk Kalialioğlu, çiftliklerin genellikle ilkbahar ve sonbahar dönemlerinin yoğunlaştığını belirtti. "İşimiz tamamen alabalık üzerine kurulu. Alabalığın büyümesine 'yerli somon' diye adlandırıyoruz ve somon üretimine de ağırlık veriyoruz." dedi.

Yaklaşık 19 kafesle somon ve alabalık üretimine yoğunlaşan Kalialioğlu, ekibin yılın 365 günü çiftlikte çalıştığı ve bu süreyi kullandığı 225-250 tonluk balık üretildiğini belirtti. Üretilen balıkların yüzde 60-70'lik kısmı canlı olarak Karadeniz'deki çiftliklere satılıyor ve bu balıklar büyüdükten sonra yine yurt dışına gönderiliyor.

"Sabah erken saatlerde günümüze başlıyoruz"

Su ürünleri mühendisi Selçuk Kalialioğlu ilkbahar ve sonbahar döneminde yoğunluğun daha fazla olduğunu belirterek, "Burada 19 tane kafesimiz var. Bunun dışında Kırşehir'de 900 tonluk çiftliklerimiz var. Çeşitli illerde başlatmış olduğumuz projelerimiz bulunuyor. Bizim işimizin tamamı alabalık üzerine kurulu şekildedir. Alabalığın büyüğüne artık "yerli somon" olarak adlandırdığımız için somon ve alabalık üretimi yapıyoruz. Sabah erken saatlerde günümüze başlıyoruz. Tekne ile konteynıra gelerek kafesleri kontrol etmeye başlıyoruz. Burada üzerimizi giyinip kafeslerin kontrolünü sağlıyoruz. Yeri geldiği zaman ekstra işler olduğu zaman balık boylama, balık hasadı, balık aşılaması gibi farklı farklı işlemler yapıyoruz. Dönem dönem değişmekle beraber ilkbahar ve sonbahar döneminde balığın en yüksek seviyeye geldiği dönem oluyor. O zamanlarda yaklaşık 2 buçuk- 3 ton civarı yem atıyoruz. Yaz ve kış dönemlerinde, suyun çok soğuk ve çok sıcak olduğu dönemlerde bu rakamlar elimizde ki balık yoğunluğuna göre 500 kilo ile 1 buçuk tona kadar çıkabiliyor. Özellik ilkbahar ve sonbahar döneminde yoğunluk daha fazla oluyor" dedi.

" Günümüzün yaklaşık 10-12 saati burada geçiyor"
İhracatın yüzde 95'lik kısmını Japonya ve Rusya'nın kapsadığını belirten Kalialioğlu, "Biz direkt olarak ihracat yapmıyoruz. Biz ihracat yapan firmalara gönderiyoruz. Genelde Türkiye'de ihracat yapan firmalar Japonya ve Rusya ağırlıklı çalışırlar. Diğer Avrupa ülkeleri ise onlar daha minimize yani yüzde 5 civarında olan kısmı kapsamaktadırlar. Kanada ve Amerika gibi ülkeler yüzde 5'lik kısmı kapsamakta. Yüzde 95 kısmı ise Japonya ve Rusya kapsamaktadır. Biz buradan ihracat yapan firmalara gönderiyoruz. Onlarda balıkları hangi şekilde göndermeleri gerekiyorsa ayarlayıp bu ülkelere satışını yapıyorlar. Yaz ve ilkbahar dönemlerinde günümüzün yaklaşık 10-12 saati burada geçiyor. Yılın 365 günü birinin burada olması gerekiyor. Burada 1 personelimiz kesinlikle burada durur. Bizim 225 ton proje kapasitemiz bulunuyor. Yaklaşık olarak 225 veya 250 ton arasında balık üretimi yapıyoruz. Bunların yüzde 60 ve 70 civarında canlı alabalık olarak Karadeniz'de işletmeleri olan çiftliklere veriyoruz. Onlarda balıkları büyüyüp 3-4 kilo ağırlığına getirip satışını yapıyorlar. Yani bu balıklarda yurt dışına gitmiş oluyor. Geri kalan kısmını ise bu dönemlerde "somon boya" dediğimiz işleme tesislerine verip bu tesislerden yurt dışına gidiyor. Yurt içerisinde hasat yaptığımız dönemlerde tüketilen balık miktarı yüzde 1-2'yi geçmiyor. Bu durum tabi son 3 yıldır bu şekilde. Ondan önce ürettiğimiz bütün balığı yurt içine satıyorduk. İhracatın önü bu şekilde açılınca bütün ürünlerimiz hemen hemen yurt dışına gidiyor" diye konuştu.

Editör: İhlas Haber Ajansı