Şeb-i Arus, Türkçe: Düğün Gecesi, (Farsça şeb : Gece, Arapça Arus: Düğün),Mevlevilikte Mevlânâ Celaleddin-i Rumi'nin öldüğü gecedir. Mevlana Celaleddin Rumi, bu geceyi Rabb'ine, sevgiliye kavuşma gecesi olarak düşündüğü için “Düğün Gecesi” olarak adlandırır. Rumi'nin ölüm yıl dönümlerinde 17 Aralık tarihlerine denk gelen haftalarda yapılan ve Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenleri olarak isimlendirilmeye başlanılan törenler, halk arasında "Şeb-i Arus" olarak da anılmaktadır.

Dün gece TRT Müzik’de Mevlana’nın 747.ci ölüm yıldönümü nedeniyle yapılan Sema törenlerini zevkle izledim.

Bu seneye kadar Mevlana’nın hayatını, edebi yönünü ve felsefesini Çorum ve Osmancık Haber’de defalarca yazdım. Son yıllarda Mevlana hakkında yaptığım araştırmalar beni tam bir sukutu hayale uğrattı. Öğrendiğime göre Mevlana Türk düşmanı bir filozofmuş. Türk’leri sevmediğini her konuşmasında belirtmekten geri kalmazmış. Bir Türk olarak çok üzüldüm tabii. Hâlâ Mesnevisi’ni, öğretilerini ve dörtlüklerini çok severim ve çok da hoşuma gider.

Yüce Mevlana’yı çok sevdiğim şu dörtlüğüyle hoş görmeye çalışırım.

Yüzde ısrar etme, doksan da olur / İnsan dediğinde noksan da olur,

Sakın büyüklenme elde neler var, / Bir ben varım deme, yoksan da olur..(Mevlana)

ALMAN BESTECİ BEETHOVEN DOĞUMUNUN 250. YILINDA BİR KONSERLE ANILDI.

Dün gece, Alman besteci ve piyanist Ludwig van Beethoven’ın 250’nci doğum yılı için doğduğu şehir olan Bonn'da düzenlen konser TRT-2’de 22.15’de naklen yayınlandı.

Şef Daniel Barenboim yönetiminde, Batı Doğu Divanı Orkestrası’nın sahne aldığı konserde, Beethoven’ın “3. Piyano Konçertosu” ve “5. Senfonisi” seslendirildi.

Konseri zevkle ve büyük bir ilgiyle izledim. Pandemi nedeniyle sahnede fiziksel mesafe gözetilerek yer alan sanatçıların şef dışında hepsi de maskeliydi. Eski konserlerde alıştığımız coşkulu bir orkestra ve insanı büyüleyen bir konser havası yoktu.

Batı Doğu Divanı Orkestrası hakkında:

Şef Daniel Barenboim, 1999’da Filistinli yazar Edward W. Said ile birlikte, “müzik yapma deneyimi aracılığıyla Ortadoğu’nun farklı kültürleri arasında diyaloğu kolaylaştırmak amacıyla” Batı Doğu Divanı Orkestrası’nı kurmuş.

20 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren orkestra, Beethoven senfonilerini, Berlin ve New York’ta, Asya ve Güney Amerika’da, Salzburg Festivali’nde ve BBC Proms gibi dünyanın en büyük konser salonlarında seslendirmiştir.

MERKEZ HAKEM KOMİTESİ BAŞKANI SERDAR TATLI TRT SPOR’DAYDI.

Çocukluğumdan beri futbolu ve futbol maçlarını çok severim. 1958-1963 yılları arasında Osmancık Gençlik Kulübü formasıyla Çorum Amatör liginde top oynadım.

Yıllardır televizyonlarda da futbol maçlarını zevkle izlerim.

Bugünkü Merkez Hakem Kurulu Başkanı Serdar Tatlı’yı hakemlik yaparken çok sever ve takdir ederdim. Doktor kızım Sanem Özata Urfa’ya mecburi hizmeti için atandığında ben de Urfa’ya gitmiştim. Bir Cuma namazı çıkışında Serdar Tatlı ile tanıştım ve ona, “Hocam neden hakemliği bıraktınız, sizi çok beğeniyorduk?” dedim. Serdar bey, “Bir hakem olarak Merkez Hakem Kuruluna verdiğiniz rapor değiştirilirse ne yaparsınız hocam?” deyince aklım durmuştu. Şimdi ki Futbol Federasyonu Başkanı Nihat Özdemir’in yaptığı en önemli iş MHK’nin başına Serdar Tatlı gibi dürüst, namuslu, güvenilir ve sözünün eri bir hakemi getirmesidir. Dün akşam kendisini televizyonda zevkle izledim. Genç hakemlere korkusuzca maç vermesi ve onlara güvenmesi çok hoşuma gitti. İnşallah başarılı olur da, evlere kapandığımız bu pandemi günlerinde zevkle maçları seyrederiz.

BAADDİN ESPRİLERİ

1—Paran varsa insanlar seni tanır. Paran yoksa sen insanları tanırsın.

2—İyi insanlar cennete gider demek doğru değildir. İyi insanlar nereye giderse orası cennet olur.

3—Çok sevdiğim bir öğrencim 24 Kasım Öğretmenler gününde şöyle yazmış.

“Eğitim hayatımda en çok etkilendiğim, kendisinden en çok şey öğrendiğim öğretmenlerimden biriydiniz. Emeğiniz, hakkınız ödenmez. Gıyabınızda hep hayırla anılmakta, dua almaktasınız. Öğretmenler gününüz kutlu olsun.” Çok mutlu oldum.

4—Unutma, sana ışık tutanlara sırtını dönersen göreceğin tek şey kendi karanlığındır.

5-- Mazhar Osman Atatürk'le görüşmektedir. Bir ara Atatürk sorar: Osman Bey, bu delilik nasıl bir şey? Gazi Paşam az da olsa herkeste bir parça vardır, deyince Atatürk: Ne demek istiyorsun, bende de mi var? Hoş sohbet ve sözünü esirgemeyen biri olan Mazhar Osman: “Ohooo... Sizde herkesten bin beteri var. İçerde ve dışarıda dört iklim yedi cihana kafa tutmak akıllı adamın yapacağı iş mi?” deyince Atatürk

kahkahayı basar ve dakikalarca güler.

18 Aralık 2020 / Mehmet Özata