Dünden bugünlere, ben hep aynı ben / Ne yapalım, yeni makam yeni çevre / Olunca kolayca değişmişsen sen / O da senin üstün(!) kişiliğinden / Bir makam, bir mevki bitince / Sende selamı verirsin erkenden / Lakin unutma, hiçbir zaman tutmaz / O eski düzen

*

İyilikte arar da on kişi / Zorlukta aramaz bir kişi / Çünkü düşmemiştir işi / Neden arayıp sorsun ki? / Boşa kendini yorsun ki?

*

Söylenen sözler yerine gitmez / Nasihatler hiç fayda etmez / Aynı şeyler döner bitmez / Bilmem nedendir ki?

*

Yapılar harap olunca / Tapular kırkı bulunca /

Vereseler dargın olunca / Bil ki, ölmüşündür

*

Gençlikte el tutar ayak tutar / Ağız her kelama kelam katar / Yaşlılık gelince azalır ömür / İyi sözler bile kötü söz gibi batar / Ve insanoğlu der: Yarab, çektirme kurtar!

*

Gök gürleyip şimşek çakıyorsa / Tehlike yürek yakıyorsa / İnce okuma, sık dokuma / Sığın en yakın limana / Yoksa ahiri fena olur fena / Kurtulamazsın asla

*

Mevsim son bahar / Gülhane parkında bir akşam vakti / Bakıyoruz sağa sola ileri geri / Hafiften geliyor esen rüzgârın sesi / Sımsıkı tutunuyor dala, ayrılmamak için yapraklar / Ve birer birer boşalıyor, yerdeki oturaklar / Acep yarın, kim gelip geçecek, kimler oturacaklar? / Ve sonra onlar da birer birer dağılacaklar

*

Dün dik duran insan / Bugün düz yatan insan / Akıbet kurtuluş yok / Hangi dala konsan / En iyisi sağlam dala kon / Ve aklını kullan

*

Üzülme gidemedim diye / Yum gözünü oradasın / Aç gözünü buradasın / Hayaller iyi ki varsın / Bırak sen üzülmeyi / Engelleyenler utansın

*

Domates, biber, soğan / Karıştırınca olur salatan / Yanına bir de yayık ayran / Söğüt gölgesine de yaslan / Kebaba değişmem inan

*

Sanma ki zevki sefada tüm millet / Herkeste mutlak gizlidir az çok illet / Kendinden aşağıdakilere bakıpta şükret / Etmezsen dünyan da, ahiretinde felaket

*

Nazar eyledim ahvaline / Rus mu, Alman mı, Çin mi? / Yoksa Fransız mı? Diye / Bilemedim, Dedim; ‘’Where are you from?’

Dedi: Buyurun ne diyon? / Ben Türk ve Mersin / Dedim yabancı sandım, affedersin! (1982)

*

Yukarı aşağı hayat basamak basamak / Kolaydır zirveye çıkmak lakin zor kalmak

*

Dosttum, sen sorar isen manasız sual / Benim de hazırda lüzumsuz cevabım var

*

Yürümek istersin adımlar geri gider / Konuşmak istersin kelam tutukluk eder / Kimse kalmaz yanında gelenler gider / Ah şu yalnızlık, ah şu yaşlılık

*

Susunca bana, konuşunca sana dokunur / En iyisi yazayım da ne sana ne bana dokunsun / İsteyen istediği yere çekerek okunsun / Kimi alkış tutsun kimi de dedikodu dokusun

*

Ellerimiz havada dilimizde aşikâr âmin / / Beynimizde dünya işleri dolaşıyor lakin / Gün geçtikçe ihlastan yoksun hale geldik / Sonra da dua kabul olmuyor diye şikâyetlendik / İlahi Yarab, ecdadımızın ihlasını nasip eyle / Biz aciz kullarının dualarını kabul eyle

TAVSİYE: 50 yılın birikimi olan, muhtevasında 660 adet farklı nasihatin yer aldığı ‘’Mahirane Söylemler’’ kitabımı mutlaka okumanızı ve evlatlarınıza okutmanızı samimi olarak tavsiye ediyorum. Yukarıdaki telefondan iletişime geçerek (benden imzalı olarak 35 TL) temin edebilirsiniz.