Evrenin özüdür, bilincidir, aklıdır insan. Sınırsızca isteyen, özgürce seçebilendir. 

Şu uçsuz bucaksız evren ağacının en ergin meyvesi olalı beri dur durak bilmiyor, var oluş nedenini bulmak için aranıyor. 
Yollar var aklın önünde, her düşünür kendince bir çığır açmış arkadan gelenlere. 

“Gerçek Benim” demiş. Yaşantılarının, duygularının, mizacının gölgesi vurmuş felsefesine. Her biri kendi yoluna, izine çağırmış seyircilerini. Birileri de katılınca filozofun sözün, solo koroya dönüşmüş “Ben” olmuş, “Biz”. 

Ben veciz konuşmayı seven bir kitabım. Felsefenin özünü, özetini, temelini anlatıyorum size. Filozofları tanıtıyorum tarih sırasına göre, yaşamlarından söz ediyorum, temel düşüncelerini açıklıyorum kısaca. Onların da birer “insan” olduklarını unutmuyorum. Öyle ya, soyut birer isim, birer düşünce makinesi değil ki bu faniler.
Doğdular, bebek oldular, büyüdüler, sevdiler, sevildiler, bazen mutlu oldular, bazen acı çektiler... Ve sonunda ölüp gittiler. 

Bana “veciz bir felsefe tarihi de” diyebilirsin. İnsanoğlunun iki bin beş yüz yıllık düşünce serüvenini anlatıyorum bir öykü tadında. Oku beni, adım üstünde keyifli bir kitabım. Ve güven bana, zira güvenilir kaynaklara dayanıyorum. 

FELSEFE VE FİLOZOF  

Felsefe sevgi anlamına gelen “Filia” ile hikmet demek olan “sofia” kelimelerinin birleştirilmesiyle ortaya çıkmış bir terim “Hikmet Sevgisi” manasına gelir. Varlık, hayat, güzellik ahlak gibi konularda ileri sürülen düzenli düşünceler… Bu düşünceleri derleyip toplayan bilim… Bilgelik… Hikmetin düşünce yoluyla aranması… 
“Filozof” terimi ise “Hikmeti seven” demek… Bilgelere isim olmuş.

“ÜÇ BÜYÜKLER” 

Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş… Değil tabii.. Sokrates, Platon, Aristotales… Yunan felsefesinin üç büyükleri… Temeldeki saç ayaklarıdır bunlar...Bütün batı felsefesini, günümüzde adı anılan tüm felsefe sistemlerini bu üç filozoftan birine bağlamak mümkündür. 
Sokrates yöntem ustasıdır, Platon idealizmin babası sayılır. Aristo aklıdır, mantıkdır, maddedir, maddeden hareketle manaya yükseliştir. 

FELSEFEDEN ÖNCE NE VARDI?

Felsefeden önce “mitoloji” vardı. Mitoloji, mitleri inceleyen bilim manasına gelir. 
Bu bilimin konusu olan efsanelere de Mitoloji denir. Mitoloji, bir bakıma uydurma bir dindir. Bir çok ilaha inanırlar. Tanrılar ve yarı tanrılar vardır bu alemde. Bunlar kendi aralarında savaşlar, barışlar yaparlar. İnsanlarla da temas halindedirler. İnsanlara özgü iyilikler ve kötülükler bu tanrılara yansıtılır. 

THALES (TALES) M.Ö. 625-547)

Tales ilk filozof olarak bilinir. Yunan filozofudur. İyonya okulunda… Matematikçi…
Geometriye katkılarıyla tanınır. Tales her şeyin canlı olduğunu söyler… Suyu her şeyin başı olarak kabul eder. Varlıkların ana maddesi “sudur” der. Bu filozofa göre her şey sudan meydana gelir, sonra döner yine su olur. Yeryüzü tepsi gibi düzdür, sonsuz bir okyanusta yüzer. 

1-- Annesi filozof Tales’i evlendirmek ister. Her defasında ondan şu cevabı alıyordu. “Anne henüz çok erken” Aradan seneler geçti. Annesi evlenmesi için yine ısrar edince Filozof şu cevabı verdi. “Anne, artık çok geç”
2-- Felsefe dersinde öğretmen “çocuklar” dedi, “bu yanımdaki sandalyenin aslında var olmadığını bana kim ispatlarsa ona en yüksek notu vereceğim.
”Aklı evvel bir öğrenci atıldı, “Hangi sandalyenin?”
3-- Felsefe bir ağaç gibidir, kökleri metafizik, gövdesi fizik, gövdeden çıkan kollar da öteki bütün bilimlerdir. (Descartes)
4-- Felsefe, objelerin düşünce ile görülmesidir. (Hegel)
5—Felsefe ile uğraşma zamanının daha gelmediğini ya da artık geçmiş olduğunu söylemek, mutlu olmanın zamanı daha gelmedi, ya da artık geçti demekten farksızdır. (Epikuros)

KAYNAK : Kolay, kısa, keyifli Felsefe kitabı- Ömer Sevinçgül- Carpa Diem
24 Kasım “Öğretmenler Gününü” kutlar, selam, sevgi ve saygılar sunarım. 

Bir felsefi dörtlüğümle sizlere veda ediyorum. 
Ezelde muammaydık, sonradan âyân olduk,
Adem’le Havva’yı aştık, evrimle beyan olduk,
Cahaletle ve hurafelerle tutunduk hayata,
Kader kısmet diyerek yaşadık zaman olduk…(Mehmet Özata)

                        24 Kasım 2023 / Mehmet Özata