Alim, bilim, ilim ve şuara / Cihanda yok böyle bir deha,
Adı Osmancık’lı Aşık Kadriya, / Gel gitme sen de oku Fatiha…
Osmancık’lı Abdülkadir Uslu, (1869-1948)
Benim sevgilime çirkin diyorlar…
Bırak, nene gerek senin diyorlar!
Onların gözünde güzel değilmiş…
O tek benim sevgilim! Bilmiyorlar…(Şeyh Sa’di- İran (1203- ?)
Bak, nazma ne âhenk ve ne renk verdi rübâî:
Bir lâleye yâhut güle benzerdi rübâî.
Îrân’da doğup feyiz aldı toprağımızdan,
Şi’rin tacı üstündeki cevherdi rübâî…(Osmancık’lı Ekrem Kılıç)
Duyduk kaçınılmaz sonucun geldiğini,
Ömrün azalıp gitgide eksildiğini,
Gözyaşları yalvarmalar artık boşuna,
Bir hakimi mutlak okuyor bildiğini… (Ümit Taşar Oğuzcan)
Bir sizin gürültünüz insanoğulları,
Kuşatıyor yeryüzünü salkım-saçak.
Etmeyin, eylemeyin Allahaşkına!
uyanacak…. (Feyzi Halıcı)
Bir gün elbet fark edilecek rubailerim,
Yabana atılır sözler değil söylediklerim,
Rubai tablet tablet sıkıştırılmış hayattır,
Bir hoş sedadır, ibret alın ey sevdiklerim…(Mehmet Özata)
Baktım, birinin gözünde ikbal tüter,
Bir başkası doymaz mala, ister, ister…
Tanrı’m sana bin şükür ki dünyada bize,
İnsan yaratılmış olmanın hazzı yeter! (Arif Nihat Asya)
Hararet nardadır, saçda değildir,
Keramet baştadır, taç’da değildir,
Her ne arar isen, kendinde ara,
Kudus’de, Mekke’de Haç’ta değildir. (Hacı Bektaşı Veli)
Ete kemiğe bürünmüş zamandır insan,
Zerredir evrende kısa bir andır insan,
Varlık yokluk âleminde hikmete durmuş,
Düşünüp Tanrı’yı bulan ummandır insan…(Mehmet Özata)
Hep O’dur var olan da, yok olan da,
O’dur kaynağı acının da, kıvancında,
Yok görecek göz sende yoksa görürdün,
Baştan ayağa O var senin varlığında… (Mevlana)
Söyle hayran eyle beni, / Aşkın oduna yanayım,
Her ne yana bakar isem, / Gördüğüm seni sanayım. (Yunus Emre)
Karacaoğlan derki, bakın olana,
Ömrümün yarısı gitti talana,
Sual eylen bizden evvel gelene,
Kim var imiş, biz burada yoğ iken? (Karacaoğlan) 26 Şubat 2021 Mehmet Özata
