Sevgiyle yoğrulmamışsa yüreğin,

Tekkede, manastırda eremezsin,

Bir kez gerçekten sevdin mi dünyada?

Cennetin, cehennemin üstündesin… (Ömer Hayyam)

Aslıma karışıp toprak olunca,

Çiçek olur mezarımı süslerim,

Dağlar yeşil giyer bulutlar ağlar,

Gökyüzünde dalgalanır seslerim…(Aşık Veysel)

Bu gönül hanesinde bir koca cihan saklı,

Bir tohumun özünde binlerce harman saklı,

Bu sevgi yolculuğu son duada biterken,

O vahdetin sırrında can saklı, canan saklı…(Yılmaz Karakoyunlu)

Dünyada her şeyle beraber sen de dönüyorsun,

Kâinat dönmeye programlanmış bilmiyorsun,

Öyle sonsuz bir uyum var ki ilâhi düzende,

Gönül gözün kapalı o yüzden görmüyorsun! (Mehmet Özata)

Veren de o, alanda o, nedir senden gidecek?

Telaşını görenler can senin zannedecek,

Ademoğlu âleme üryan gelir, üryan gider,

Nale-vü efgân ile giryan gelir, giryan gider…(Aşki)

Ger aslımı sorarsan ben bir niyazım,

Basir ilmi denen yerden gelirim,

Bir katre idim, şimdi han oldum,

Arştaki kandilden, nurdan gelirim…(Seyit Nesimi)

Bilmem ki kime, yahut neye uyduk gittik?

Gâhi meye, gâhi ney’e uyduk gittik,

Erbab-ı zeka riyayı mezhep bildi,

Bizler dil-i divaneye uyduk gittik.. (Yahya Kemal Beyatlı)

Ben Adem’den evvel çok geldim gittim,

Yağmur olup yağdım, ot olup bittim,

Bülbül olup Firdevs bağında öttüm,

Bir zaman gül için hârâ düş oldum…(Merzifon’lu Sıtkı Baba)

Ağlayarak gelmişim gülerek gitmeliyim,

Kâinatın, dünyanın sırrına ermeliyim,

Bir ömür yetmez bana bin ömürdür dileğim,

Geldikçe gitmeliyim, gittikçe gelmeliyim…(Mehmet Özata)

Ben bilmez idim, gizli âyân hep sen imişsin,

Kalplerde vü tenlerde nihan hep sen imişsin,

Senden cihan üzre bir nişan ister idim ben,

Cahil bunu bilir mi ki, cihan hep sen imişsin… (Sultan Divâni)

19 Şubat 2021 / Mehmet Özata