Tarihte halk kahramanlarını okuduğumuzda halkını yöneten bu insanların belli bir dönemden sonra dış güçlerinde kışkırtması ile “DİKTATÖR” olarak değerlendirmelere başlanmış , halkın zaafları bulunduğu demografik bölgelere göre KARDEŞLİK yerine DÜŞMANLIK aşılanmış ve maalesef ülkemizde de bunu 12 eylül 1980 önceside yaşamıştık.

Özellikle Ortadoğu ve Arap kavimlerinde son 30-40 yılda bu tür olayların tanıkları olduk. Ülkede her şey güllük-gülistanlık iken bazı tarihçilerin de yazdığı ve İngiliz ajanı olduğu söylenen Humeyni’nin 1979 da İranda şahın devrilmesi ve iktidara gelip yönetim şeklini değiştirmesi ve sonucunda da İranın kökleşmiş demokrasisine ve ŞAH rejimine son verilmiştir.

İrandaHumeyninin iktidara gelmesi ile ortada hiç sorun yokken “silah tüccarları kışkırtmaları” sonucu İran-Irak sınır bölgelerinde 6-7 yıl savaşmış , Iraka silahı ABD , İrana silahı ise İngilizler satmış ve maalesef her iki ülkenin geliri maalesef silaha gitmiştir.

İran’da yapılan Cumhurbaşkanı seçimlerinde halkın % 80 üzeri halkı desteklemesine karşın özellikle gene “Silah Satıcısı” ülkelerin kışkırtmaları ile halk içinde huzursuzluklar yaratılmaya çalışılmaktadır.

Irak’ta mevcut Saddam rejimi ise ; petrol gelirinin büyük bir kısmını halkını muhtaç etmeyecek şekilde halkın temel ihtiyaçlarını dağıtmasına rağmen ; kuzeyde kürtler , güneyde araplar ve ortada kalan merkezi bölüm ise ırksal nedenler ile 1990’lı yıllardan ve körfez harekatları ile önce Saddam idam edilmiş ardından ise maalesef ülke 3 ayrı bölgeye bölünmüş , halk huzursuzluk içinde ve sözde ÖZGÜRLÜK getireceğini söyleyen ABD başta olmak üzere gene silah tüccarlarınca karışıklıklar içinde yaşamaktadır.

Lübnan ve İsrailde ise tam bir vehamet ve vahşet yaşanmaktadır. Filistin halkına ait topraklar milyonlarca km2 iken bu gün 3-500.000 m2 seviyelerine kadar düşmüş ve maalesef israilin İŞGALCİ ve ASİMİLASYON hareketleri sonucu bir avuç yerde ve zulüm içinde yaşamaktadır.

Suriyede 2000 yılına kadar iktidarda olan baba Esad’ın yerine oğul Esadın geçmesi ile ülke 8-10 yıl huzur içinde yönetilirken maalesef gene dış güçlerinde kışkırtması ile karışıklıklara sürüklenmiş ve maalesef ülke bölünmeye doğru gitmektedir. Bu arada bizim bildiğimiz ve bir zamanlar siyasi iktidarın kardeşim ESAD’ıarapça iyi bir anlamı olmayan ESED’e dönüşmüştür. Günlük durumu baktığımızda ise petrol bölgelerini ABD ve RUSYA arasında bölüşülmekte , kuzey bölgesinde ise güvenlik sorununu ise Askerimiz karşılamaktadır.

22.06.2020 İstanbul