İnsanlığın kadınsız yaşamasının mümkün olmadığını yaşamak için kadının yaşatılması gerektiğini ifade eden Funda Akkuş, " Kadınların ezilmediği, şiddet görmediği; evde, sokakta, iş yerinde eşit görüldüğü ve saygı duyulduğu bir dünyada yaşamak dileğiyle 8 Mart Dünya Kadınlar Gününüz kutlu olsun" dedi. Akkuş, açıklamasında şunları söyledi:
"Dünya üzerindeki değişimlere toplumsal hareketlerin yanı sıra kadın hareketlerinin de etkisi büyük olmuştur. Kadının toplumdaki yerine dair tartışmalar genellikle ataerkil düşünceler çerçevesinde ele alındığı için Ortaçağdan günümüze kadar süregelen ataerkil düşüncelerin yarattığı toplumsal cinsiyet kodlarına yönelik başkaldırılar gözlemlenmiştir.
Tarım toplumundan sanayi toplumuna geçiş ile birlikte özgürlük, eşitlik, demokrasi, insan hakları gibi düşünceler gelişmeye başlamış olsa da kadınlara pastadan eşit pay verilmemiş, kadınlar her zaman hak arama ve eşit olma mücadelesini sürdürmek zorunda kalmış, birçok ülkede örgütlenerek eylemler yapılmışlardır.
8 Mart Kadınlar Gününün tarihçesi; 8 Mart 1857 de ABD’nin New York eyaletinde, çalışma koşullarının iyileştirilmesini isteyen kadınların iş bırakma eylemine, polis sert müdahale ederek işçileri fabrikaya kilitlemiş ve yangın çıkması sonucunda 129 kişi yanarak hayatını kaybetmiştir. İşçilerin cenaze törenine 100 bini aşkın kişi katılmıştır. Uluslararası anlamda ilk Emekçi Kadınlar Günü 19 Mart 1911 de düzenlenmiştir. 
Gelişmiş olarak saydığımız ülkeler bile kadınlara, eşit vatandaşlık ve siyasi haklar vermek konusunda çok geç ve yetersiz adımlar atmışken ülkemizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK, savaştan yeni çıkmış ve yeni kurulmuş bir ülkenin lideri olarak gelişmiş ülkelerden dahi daha önce, kadınlara sosyal ve siyasi alanda birçok haklar vermiş, kadının değerini hep vurgulamıştır. Türkiye’de 1921 yılında 8 Mart, Emekçi Kadınlar Günü olarak kutlanmıştır. Atamızın kadınlara verdiği değeri şu sözünden de çok iyi anlıyoruz; “Bir toplum bir millet, erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir. Mümkün müdür ki, bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, diğer kısmı göklere yükselebilsin!“
Kadınlar insanlığın devamı için olmazsa olmazdır. Nasıl nefes almadan yaşamak mümkün değilse insanlığın da kadınsız yaşaması mümkün değildir. Sözün özü yaşamak için kadını yaşatın. Asırlardır sürdürülen bu çabalar, sadece yılda bir günü Kadınlar Günü olarak kutlamak için değil daha adil bir dünya yaratmak daha eşit haklara sahip olmak ve saygı duyulan mutlu kadınlar olabilmek için verildi.
Kadınların ezilmediği, şiddet görmediği; evde, sokakta, iş yerinde eşit görüldüğü ve saygı duyulduğu bir dünyada yaşamak dileğiyle 8 Mart Dünya Kadınlar Gününüz kutlu olsun."