Ey oğul;

Tövbe nedir bilir misin? En yalın haliyle hafiflemektir. Onun için günahları sırtında taşımamaya gayret eyle ki hafifleyesin oğul.

*

Ey oğul;

Yaşlılar bankada bulunan parasından ziyade dolabında, kilerinde, başucunda yanı başında olan yiyecek içeceklerden mutlu olurlar. Ve onu eski tabir ile kıdım kıdım tüketmeye çalışırlar. Onun için onlara bunları eksik bırakma oğul.

*

Ey oğul;

Öyle bir inşaat anlayışımız var ki, ne odalar yetiyor ne de tamiratlar bitiyor. Sen ev alırken odanın yeteceği tamiratın biteceğine sahip olmaya çalış oğul

*

Eyoğul;
Harfler heceye, heceler kelimeye, kelimeler cümleye eklenerek uzayacaksa virgül ile devam eder ve nokta koymak zor olur. Sen zamanı gelince nokta koyabilme gücüne sahip olmaya çalış oğul.

*

Ey oğul;

İnsanın iyiliği duruma göre değişir. Şöyle ki, bir insan iyi bir kardeş olur ama iyi bir eş olamaz. Bir insan iyi bir teyze, hala, dayı, amca olur ama iyi bir kayınvalide, kayınpeder olamaz. Dolaysıyla iyi deyince neye göre, kime göre iyi sorusu önemlidir oğul.

*

Ey oğul;

Her insanın yaşamında o günün şartlarına göre merkeze koyduğu öncelikler vardır. Gün gelir kenara çekme noktasında geç kaldığını anlarsın. Çünkü sen kenara itilmişindir. Onun için merkeze koyacağın insanlara dikkat et ki, geç kalmayasın oğul.

*

Ey oğul;

İki cümleden üçüncü doğru cümleyi çıkarabilmek bir sanattır. Başka bir ifade ile insanları, kimi dört dakikada, kimi dört saatte, kimi kırk günde, kimi de benim gibi kırk yılda tanır. Sen erken tanımaya çalış ki, sonra keşkeklerin az olsun oğul.

*

Ey oğul;

Hoşça kalmak güzeldir ama dostça kalabilmek özeldir. Sen sevdiklerinle dostça dostça kalasın oğul

*

Ey oğul;

Sevincini paylaşamayan insanlar üzüntünü hiç paylaşamaz. O yüzden dostlarının sevincini paylaş ki üzüntülerini daha kolay paylaşabilesin oğul.

*

Ey oğul;

Gün gelir yazar da yazamaz. İstese de yazılan sırayı bozamaz oğul.

*

Ey oğul;

Varsa değer, 10 saatlik yol, 10 dakika için değer. Yorgunluk olmaz, gittiğime değdi der. Eğer, yoksa değer, 10 dakikalık yere bile ‘’Aman boş ver’’ der. Sen dostların, akrabaların için boş ver dememeye özen göster oğul.

*

Ey oğul;

Eskiden büyükler dağa mı çıkacaksın elinde sopan olsun, çünkü kurdu var kuşu var derdi. Şimdi köyün dağları şehir merkezlerinden daha güvenli hale geldi. Öte git desen, olmadı trafikte ‘daat! daat!‘yapsan dayak yemek için al sana sebep. Ah memleket ah, çocuklarımıza sabrı öğretemezsek gelecek felaket . Onun için daima sabırlı olmaya özen gösteresin oğul.

*

Ey oğul;

Aslında toplumun derdi ortak. Yine topluma düşüyor derman olmak. Çünkü yakışmaz insan olana ortak dert varken, kenarda odun gibi durmak. O halde toplumun derdiyle daima dertlen oğul.

*

Ey oğul;

İstisna insanlar istisna zamanda istisna fikirler ortaya koyabilenlerdir. Sen de daima istisna fikirler ortaya koyabilmek için emek ver oğul.

*

Ey oğul;

Tecrübe, değişim değil insanları tanıdıkça gelişimdir. Aslında o insanlar dün de öyledir lakin tam görülemez ama bugün tecrübe ile kolay görülür ve sen de değişime değil gelişime neden olur oğul.

*

Ey oğul;

Gelecekteki tehlike, insanlar sevdiklerini kaybedince bir bir özellikle koronavirüs gibi salgınlarda kurallara uymayanlara karşı öfke patlamasına gidilir. Sen daima kurallara uymaya çalış oğul.

*

Ey oğul;

Yeni bir yaşa girmek güzel. Lakin o yaştan çıkması olmasa. Dolaysıyla yeni bir yaşa girerken geçmiş yaşların da muhasebesini yapabilmek önemlidir. Sen yeni yaşa girerken daima geçmişin tefekkürünü yapmaya önem ver oğul.