Ne doğan güne hükmüm geçer,

Ne halden anlayan bulunur,

Ahh. Aklımdam ölümüm geçer…

Sonra bu kuş, bu bahçe, bu nur…

Ve gönül Tanrı’sına der ki:

Pervam yok verdiğin elemden,

Her mihnet kabulüm,

Yeter ki, gün eksilmesin penceremden…(Cahit Sıtkı Tarancı)

Kahpe felek, yılmam senden ne yaparsan yap,

Er ya da geç öleceğiz, niye ölümden korkmak?

Bizim içinse tüm nimetleri bu dünyanın,

Kaygım budur tek, insanca yaşayamamak! (Ömer Hayyam)

Zaman geçiyor sultanım, geçiyor zaman,

Zaman değil geçen en güzel çağı ömrün,

O büyük dalga bizi de alacak bir gün,

Göçüp gittiğimiz gün biz de bu dünyadan,

Unutulur sevdiğinizi, sevildiğiniz,

Sevmeye bakın geçmeden güzelliğiniz…(Pierre de Ronsard)

Ezelden gelir ebede giderim,

Bir garip yolcuyum kime ne derim?

Zaman ötesine geçer dururum,

Aklımı başımda zor zaptederim…(Mehmet Özata)

Ben Ademden evvel çok geldim gittim
Yağmur olup yağ'dım ot olup bittim
Bülbül olup firdevs bağında öttüm
Bir zaman gül için har'a düş oldum…(Sıtkı Baba/Aşık Pervane)

Batı her şeyi sorgular felsefeye tapar,

Doğu her şeye inanır felsefeye yan bakar,

Biri eleştirel akılla düşünür, yapar yapar,

Biri “Her şey Allah’ın hikmeti”der, yatar yatar…(Mehmet Özata

Vardım ileriye döndüm geriye,

Ben de şaştım sarındığım deriye,

Kendime rastladım varsam nereye,

Evvel, ahir, sonlu sonsuz benimdir…(Sefil Selimi)

Daha Allah ile cihan yok iken,

Biz onu var edip ilan eyledik,

Hakk’a lâyık hiçbir mekân yok iken,

Hanemize aldık mihman eyledik.

Sanma bu sözleri her insan anlar,

Kuş dilidir bunu Süleyman anlar,

Bu sırrı müphemi arifan anlar,

Çünkü cahillerden pinhan eyledik…(Harabi)

Ben bilmez idim gizli âyân hep sen imişsin

Kalplerde vü tenlerde nihan hep sen imişsin,

Senden cihan içre bir nişan ister idim ben,

Cahil bilir mi ki, cihan hep sen imişsin..(Sultan Divâni)