Küresel ısınma, atmosfere salınan havadan hafif gazların neden olduğu düşünülen sera etkisi sonucunda, Dünya üzerinde yıl boyunca kara, deniz ve havada ölçülen ortalama sıcaklıklarda görülen artışa verilen isimdir.

Aylardır Türkiye’ye özellikle İstanbul’la yağmur yağmıyor. İstanbul su havzalarında

ve barajlarda doluluk oranı yüzde 25'lere düştüğü söyleniyor.

Maalesef, Büyükşehir Belediyesi de küresel ısınma tehlikesini halka ilan etmekte gecikti. Medyada aylardır her gün “İstanbul’da sağanak yağış var.” deniyor, ben de her sabah şemsiyemi alarak yürüyüşe çıkıyorum ama damla yağmur yağmıyor.

Şimdiye kadar radyolarda ve televizyonlarda halka küresel ısınma felaketi sonrası yaşanacak susuzluk tehlikesinin anlatılması gerekirdi.

Halkımız hâlâ evlerde ve iş yerlerinde bol bol su kullanmaya devam ediyor.

Susuzluk tehlikesinin her gün radyo ve televizyonlarda aptal diziler ve aptal filmler arasında reklamlar gibi anlatılması gerekir.

Maalesef halkımız küresel ısınma felaketinin farkında değil. Bu yüzden evlerde, iş yerlerinde, sanayide, tarımda, hastanelerde haddinden fazla su harcanıyor.

Örneğin, her gün kullandığımız çamaşır makinesi en az 40 litre, bulaşık makinesi 30 litre, lavaboda 10 litre ve klozetlerde en az 25-30 litre su harcanıyormuş.

Endüstriyel, tarımsal ve enerji tüketimi gibi faaliyetlerinin sonucu olarak atmosferdeki miktarı ve yoğunluğu artan havadan hafif sera gazları küresel ısınmaya neden olur.. Bu yüzden bütün dünyada iklim değişikleri yaşanır.

Küresel İklim değişikliği sonunda da bütün dünyada kuraklık, çölleşme, yağışlardaki dengesizlik ve sapmalar, su baskınları, tayfun, fırtına, hortum vb. meteorolojik olaylarda artışlar yaşanır.

Geçtiğimiz günlerde Trabzon’da düzenlenen “İklim Değişikliğinin Türkiye’de Tarıma Etkisi” panelinde konuşan İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, kış gününde havaların bu kadar güneşli olmasının aslında ölümcül olduğunu belirtmiştir.

Kadıoğlu, “En önemli şey, sıcaklık.” İnsanlar küresel ısınmadan daha çok korkuyor, iklim değişikliğinden o kadar çok korkmuyor.

Küresel ısınma iklim değişikliği tehlikesinin sadece bir tanesi.

Küresel anlamda bütün dünya ısınıyor. Kutuplar daha fazla ısınıyor, ekvator daha az. Bu durum hava hareketlerinin yollarını ve şeklini değiştiriyor.

Dünyanın hava hareketlerinin tek nedeni var, kutuplar arasındaki sıcaklık farkının dengelenmesi. Kutuplar ne kadar soğuk, ekvator ne kadar sıcaksa, farklı bir hava olayları oluyor. Kutuplar ısınıyor, ekvatordaki sıcaklık farkı azalıyor. Bu da hava, hareketlerimizi değiştiriyor. Kışın alçak basınç merkezi buna bağlı soğuk ve sıcak hava güneye inip bizim üzerimizden geçerken yağış alıyorduk, şimdi bunlar kuzeyden esmeye başladı. Kışın fazla yağış almıyoruz. Herkes de bu güzel havalara seviniyor. Bunlar güzel hava değil. Bu güzel hava dediğimiz bizim için kuraklık ve hava kirliliği. Yani bunlar bizim için ölümcül havalar” diye konuşmuş.”

BAADDİN FIKRALARI

1—Yunus Emre ne güzel söylemiş; Sular hep aktı geçti, / Kurudu vakti geçti, / Nice Şah, nice Sultan / Tahtı bıraktı geçti. / Dünya bir penceredir, / Her gelen baktı geçti… Sizler de daha az su harcayarak dünyaya bakın, öyle gidin!

2—Kıyamet filmi yapıyorlar, bütün doğal afetler New York’u vuruyor. Bir kere de Yozgat’ı, Tokat’ı vursun!

3—Yazdıklarımı boş verin, yazıp yazıp sildiklerimi bir görseniz, şaşarsınız!

4—“Kadın olmakta ne var?” diyen erkeğin bacağına yapıştıracan sıcak ağdayı, bi çekecen, bak bi da diyor mu?

5—Hastaneden filmimi çektiler. Doktora “Hangi kanalda oynayacak?” diye sordum, oksijen tüpüyle kovaladı beni.

6—Gözlerimin içine bakıp, “Neden konuşmuyorsun?” dedi. “Çay 5 lira ve sen dördüncüyü içiyorsun!” diyemedim.