Türk Eğitim Sen Osmancık İlçe Temsilcisi Mustafa Potuk, Osmancık'ta yapımı tamamlanan İmam Hatip binasının hangi kademede hizmet vereceğinin belli olmadığını söyledi. 
Okulların açılmasına bir haftadan az bir zaman kalmasına rağmen Cumhuriyet Mahallesi'nde yapımı tamamlanan İmam Hatip binasının hangi kademede hizmet vereceği konusunda yaşanan gelişmelerin, öğretmenlerin ve velilerin canını bir hayli sıktığının altını çizen Potuk, okulun Web sitesinde 21.08.2019 tarihinde ilçe MEM'in konuşmalarının referans alınarak okulun İmam Hatip Ortaokulu olarak hizmet vereceğinin belirtildiğini ve velilerin paniğe kapılmaması yönünde bir açıklama yayınlandığını vurguladı.

Ancak, gelinen noktada okulun Kız İmam Hatip Ortaokulu ve Kız İmam Hatip Lisesi olarak kullanılacağı söylendiğini kaydeden Mustafa Potuk, konuya ilişkin açıklamasında şunları ifade etti:
"Bu durumda Şenyurt Mahallesindeki mevcut İmam Hatip Lisesi binası da Erkek İmam Hatip Ortaokulu ve Erkek İmam Hatip Lisesi olarak hizmet verecektir.

Şimdi size soruyoruz: 5. sınıfa giden bir öğrenciyi 12. Sınıfa giden bir öğrenciyle aynı binada eğitim görmeye zorlamak acaba hangi aklın ürünüdür? 4+4+4 Yeni Eğitim Sisteminin amacı her kademedeki öğrencilerin kendi yaş gruplarıyla aynı binada eğitim görmesini sağlamak değil miydi? Bu yüzden ilköğretim okulları, ilkokul ve ortaokul diye ikiye ayrılmamış mıydı? Hal böyleyken 5. Sınıftaki minik yavrucağı 12. Sınıftaki ergenliğin zirvesindeki ağabeyleri ve ablalarıyla aynı binada, aynı bahçede eğitim öğretime zorlamak tam anlamıyla İmam Hatipleri ve İmam Hatip ruhunu bitirmektir. Ayrıca İmam Hatip Lisesinin kız pansiyonunda kalan öğrencilerin o kadar yolu kat ederek her gün en az dört defa D-100 karayolundan bir üst geçit olsa bile geçmelerine zorlamak, büyük risktir. Hiçbirimiz istemeyiz ama her gün on binlerce aracın geçtiği bu yolda yaşanılabilecek bir trafik kazasının hesabını acaba kimler verecektir?

İşte tüm bu gelişmeler, aklı selim bir şekilde göz önüne alındığında birçok velinin öğrencilerini bu okuldan alma ve başka okullara kaydettirme yarışına girdiği söylenmektedir. İmam Hatip Ortaokuluna yeni kayıt yaptıracak öğrenci sayısının bir elin parmağını geçmeyecek kadar az olduğu gelen bilgiler arasındadır. Her şeyden önemlisi bu okulda görev yapan öğretmenler, son derece mutsuz, huzursuz ve kalpleri kırgın bir şekilde yeni eğitim yılına başlamak zorunda bırakılmıştır. Birçok öğretmen arkadaşımız, aralarında bir hayli mesafe bulunan iki farklı okulda birden derse nasıl girecekleri kara kara düşünmekte ve ilk fırsatta tayin isteme fikrini benimsemeye başlamıştır. Kayıtların yeteri sayıda olmaması sebebiyle öğretmenlerimizi gelecekte norm fazlası olma tehlikesi de beklemektedir. Geleceğimizin mimarı öğretmenlerimize bu korku ve huzursuzluğu yaşatmaya kimsenin hakkı yoktur. Sağlıklı bir eğitim ortamında kaygı ve korkunun yeri asla olmamalıdır. 

Öğrencilerin sınıflarına koşarak girmeyi beklediği, öğretmenlerin kucaklarını açarak onları beklediği bugünlerde bahsi geçen bu sıkıntıların ivedi bir şekilde çözülmesi en büyük beklentimizdir. 
Türk Eğitim-Sen olarak bu açıklamamızla tarihe not düşüyoruz: Attığınız bu adım, adım değildir. Bu okulları bu hale getirmek kimsenin hakkı da haddi de değildir. Gelecekte ilçemizdeki İmam Hatip okullarında yaşanabilecek sıkıntılar baş gösterdiğinde ve bizim bu yazımız arşivlerden çıkarılıp tekrar okunduğunda “keşke” dememek için hâlâ geç olmadığını hatırlatırız.
Bu konuda eğitim paydaşlarını, öğretmenleri, velileri bir araya getirip birkaç kişinin isteğiyle değil de “ortak ve çoğulcu bir akılla” adım atılması en doğru karar olacaktır. Peygamber efendimiz Hz. Muhammed bile Hadis-i Şeriflerinde “İstişare eden bir topluluk, işlerinin en doğrusuna muvaffak olur.” ve “İstişare eden pişman olmaz.” duyurmamışlar mıydı? Dayatmalarla, ben istedim oldularla eğitime katkı sağlanacak hiçbir şey yoktur. Bizden uyarması."